Perşembe, Aralık 10, 2009

Böyle olunca böyle işte..


  • Yağmur yağıyor. Sabah işe gelirken fena ıslandım ama güzeldi, özlemişim. Kulağımda da Fe abimiz vardı; "Yağmuru sapladın içime. Tam kurumuş ölüyorken..."
  • Garip garip rüyalar görüyorum son zamanlar. Misal, ailemle birlikte İstanbuldaymışız ve geri dönmek için planlar yapıyoruz. Diyorum ki işte şu şu saatte var otobüs, hangisine binelim falan derken gece 01:00 otobüsü'ne alıyorum biletleri bizzat, Çanakkale'ye dönücez. Fakat, ben otobüsü kaçırıyorum, başka bir otobüse binmişim ve Çanakkale'nin tersi bir istikamet'e gidiyor, kaptan'a dur diyorum durmuyor. Çıldırmak üzereyken uyanıyorum, uyanmasam nereye gidecektim acep?
  • Çanakkale demişken; beni boğmaya başladı yine bu küçük şehir. Boğaz ve kayalıklar da rahatlatmıyor artık. Bir uzaklaşmak mı lazım acaba? 
  • Ahmet Ümit'in Bab-ı Esrar'ını okuyorum, bitti bitecek. Garip bir kitap, bazen saçma geliyor bazen de düşündürüyor. Şems-i Tebrizi cinayetini konu alıyor. Mevlana'yı, vaaz vermekten, namaz kılmaktan vazgeçirip şiir'e başlamaına sebep olan biri, Şems-i Tebrizi.Neyse, canımı sıkan mevzu var kitapla ilgili bilmiyorum bu konudaki sıkıntımızı dile getirebileceğimiz bir yer var mıdır? Çok fazla yazım hatası var kitapta, öyle böyle değil. Hata olacaktır elbet fakat bu kadar çok ve cümlenin anlamını baştan sona değiştiren hatalar mevcut, heves kırıcı bir durum şüphesiz ki.
  • Dün bir belgesel için röportaj teklifi aldım bu arada, kabul ettim hemen. 18 Mart Üniversitesi Sinema-TV'den bir öğrenci, belgesel ödevi için konu olarak "Uzaktan Aşk"ı seçmiş. Yani, Beşiktaş'a gönül vermiş birinin bu aşk'ı Beşiktaş'tan uzakta yaşamasını irdeleyecek. Seninle de konuşmak isterim bu konuda dedi, seve seve dedim. Beşiktaş'ın bir fanatizm değil, realizm olduğu, hayat biçimi olduğu konusu üzerine söyleyecek çok sözüm var elbette. Aslolan hayattır; Hayat da Beşiktaş! 
  • Dün bir amca ile tanıştım, kendisi İzmirli eski bir gazinocu ve ses sanatçısı. Öyle ki, Mahsun Kırmızıgül'ü, Mine Koşan'ı, Hakkı Bulut'u falan piyasaya ilk çıkartan isimmiş. Bir kaç fotoğraf gösterdi eskilerden, Mahsun'un çocukluk halleri. Ailesinden izinle İzmir'e getirmiş bir ses yarışmasına falan filan. Amcamız şu an kanser hastası. Yetiştirdiği isimler için diyor ki; "Şimdi onlar yüklendiler iyice, kazandılar paraları. Ben bir çay parasına muhtaç iken..."
  • Neden iyi olmak batıyor insanlara da yadırgıyorlar bu durumu?
  • Cuma akşamı, yani yarın akşam Redd'in programı var Mask Bar'da. Gideceğiz nasipse...
  • Cem Adrian'ın biletleri de cebimizde, 22 Aralık'ta.
  • Ellerim sessiz, soğuk ve suskun. Öyle dururken...

0 yorum:

  © Blogger templates Brooklyn by Ourblogtemplates.com 2008

Back to TOP